BÄ°R OTOBÃœS (KENDÄ°MLE DÄ°YALOGLAR 2)
1950 model bir otobüs motorunun hemen yanı başında misafirliÄŸe kalmış gibiyim. Kafamın içi çok gürültülü. Gürültüden baharın sesini ayrıştıramıyorum. Sadece gürültüde deÄŸil, o eskimiÅŸliÄŸin verdiÄŸi yıkılmaya yüz tutan hali ruhumu daraltıyor. Ufak tefek ışık hüzmeleri giriyor içeri ancak bunlar yeterli deÄŸil.
Ä°çerisi çok gürültülü ve karanlık. Dışarıdan müzik sesleri geliyor gelmesinede ben ayak uyduramıyorum. Sıkışmışlık hissiyatı nefesimi kesiyor. Zaman zaman panik atak nöbetlerine kalıyorum. Nöbetlerden ise gene o gürültülü motor sesi ile uyanıyorum.
Ne yol bitiyor ne de gürültü ve karanlık. Bazı zamanlar çukurlara düÅŸüyor otobüs. Üzerine bir de bu sarsıntılar beni daha da yıpratıyor. Sanırım kullarım kanıyor. Çukurlara düÅŸtüÄŸümde motorda bir yere sürtmüÅŸ olmalıyım. Åžoför için acemi diyesim geliyor. Yoksa kim bile isteye çukurlara düÅŸürür otobüsünü. Acaba motorda sıkıştığımı bilse daha yavaÅŸ sürer miydi?
Bazen duruyoruz. Gürültü kesiliyor ancak karanlık devam ediyor. O esnada bir yol bulup sıkıştığım yerden çıkmaya çalışıyorum ancak gene baÅŸaramıyorum. Sizler güneÅŸi severken benim için güneÅŸ bir doÄŸal afete dönüÅŸüyor. Zor olan her ÅŸeyi daha da zorlaÅŸtırıyor. Belki bir mucize olan güneÅŸi ben istemiyorum daha. SoÄŸuk ve bulutlu havaları sevmeye baÅŸlıyorum sanırım. Ne yapabilirim ki baÅŸka?
Yumrukluyorum motor kapağını, ÅŸoför belki duyar diye. Ben yumrukladıkça ÅŸoför daha fazla gaza basıyor. Acaba bunu neden yapıyor? Çünkü o gaza daha fazla bastıkça ben içeride çok daha zorlanıyorum. Ä°çerde olduÄŸumu bilse bunu yapmazdı sanırım.
Gün bitiyor, gece bitiyor ve yol bitmiyor. Amansızca devam ediyoruz. Derimde bir acı hissediyorum. Motordan akan yaÄŸ üzerime damlıyormuÅŸ. Aman Tanrım nasıl bir acı bu. Üzerine öretebileceÄŸim hiçbir ÅŸeyim yok ki biraz acısı dinsin.
Kurtulmaya dair umutlarım iyice azalmış durumda. Sanırım tek bir seçenek kalıyor. Fren telini kesip bir yere toslatarak durmasını saÄŸlamak. Bu tehlikeli bir aksiyon çünkü çarpışmada ilk ve en çok hasarı ben alacağım belki de öleceÄŸim.
Fren teli nerede?
Murat ÖZTÜRK